Bu günlerde herkesin gözü kulağı Gençlik Spor Bakanlığı’nın ve Türkiye Basketbol Federasyonu’nun ligler ile ilgili vereceği kararda. Bir sürü görüş var ortada; oynanmamış kabul edilsin diyenler, tescil olsun diyenler, tescil olsun ama düşme olmasın diyenler vs vs. Aslında unuttuğumuz bir konu daha var ki o da altyapılarda ne olacak?
Görünen o ki büyük bir ihtimalle bu sezon altyapı şampiyonalarının oynanması zor gözüküyor. Okulların minimum Nisan sonuna kadar kapalı olması ve 22-27 Mayıs Ramazan Bayramı olması sebebiyle henüz Anadolu Şampiyonası bile oynanmamış olan altyapılarda şampiyona düzenlemek pek ihtimal dahilinde değil gibi.
Üst yapılarda alınacak herhangi bir kararda oyuncular açısından pek kayıp olmazken, kulüpler adına bazı kazanç/kayıplar olabilir. Ancak altyapılarda mağdur olacak en büyük bölüm çocuklar olacaktır. O yüzden çocuklarımızın bu kayıplarını önlemek adına bazı fikirler sunacağım:
1) Sezonun kalan kısmını Eylül-Ekim aylarında bile olsa başlatarak kısa süre içerisinde 2019-2020 sezonunu tamamlamak ve hemen zaten belli bir ritm yakalamışken 2020-2021 sezonuna başlamak. Eylül-Ekim ayını da şu yüzden diyorum, o tarihe kadar virüse dair çözümler üretilebileceğinin söylenmesinden dolayı.
2) Eğer ki 2019-2020 sezonu oynanmamış sayılırsa yaş kayıpları yaşayacak olan sporcularımız olacaktır. Örneğin BGL’de kontenjan oynayan bir isim ya da 2004 doğumlu olup yıllardır beklediği şampiyonaya gidememiş bir sporcu. 2004’ü şu yüzden örnek veriyorum; bu çocuklar U14 yaşına geldiklerinde o sezon Türkiye Şampiyonaları kaldırılmıştı. Sonraki sezon U15 yaşına geldiklerinde bir önceki sezon düzenlenen U15 şampiyonası da kaldırılmıştı. Şimdi de bu kötü süreçten dolayı bir sene daha kaybedebilirler ve neredeyse hiç şampiyona oynamadan BGL yaşına gelebilirler. İlk formül uygulanmazsa bu tür kayıpları engellemek adına yaş gruplarını birer yaş kaydırıp 2020-2021 sezonu için U13,U14,U15,U16,U17-U19 ve BGL’de bu sezon kontenjan oynayan 2001 doğumlulara bir şans daha tanınabilinir. 3 tane 2001’li olmaz ama belki 1-2 2001 kontenjan düşünülebilir. Bu en azından bir nebze de olsa çocukların moral-motivasyonunu yükseltebilir.
Umarım özellikle çocuklarımız için bu iki karardan birisi alınır ya da daha iyi bir çözüm varsa ona gidilir çünkü kabul etmek gerekir ki onları en çok motive eden parametrelerden birisi şampiyonalarda boy göstermek. BGL oynayanlar için ise Final-Four’da herkesin gözü onlara çevrilmişken sahada iyi bir performans göstermek ve unutulmaz bir anı yaşamak. Mücadele eden her çocuğumuz basketbolcu olamıyor elbet belki ama en azından bir ölçüde de olsa emeklerinin karşılığını alırlar ve hak kaybı yaşamamış olurlar. Ayrıca tüm bu süreç içerisinde bu sezon emek veren tüm antrenörlerimizin de bu kararlarla belki bir nebze de olsa içi rahatlar. Bunların hepsi işin kulüp tarafı, okul kısmında okul değişimleri (ilkokul-ortaokul-lise) olduğu için bir çözüm bulmak zor gözüküyor.
Not: Bu konuyla ilgili sizlerin de yorumlarınızı ve alternatif çözüm önerilerinizi bekliyoruz.
kaynak : https://www.basketfaul.com/
